16 Ağustos 2011 Salı

*







Kimseyi suçlamak için yazdığım falan yok. Bildiğimiz herkes kendinden yana...

Bunları yazmakla, gönlüm soğmayacak, gözlerim görecek, kulaklarım duyacak,

Ve yazmamla birşey olmayacak.

Halimin ne farkı var su taşıyarak yangını söndürmeye çalışan karıncadan.

Olsun; milyarlarca, trilyonlarca karınca su taşısa! elinden geleni yapmaktan vaz geçmese...

Okumak, seyretmek, görmek, bilmek 


Bunlar her zaman da zenginlik olmuyor!

Ve birşey yapamamak belalı bir vebal!


Afrika da çocuklar ölüyormuş, ne gam! çıldırıyor akıl..

Vahşi kapitalizm uygulayıcılarının ekonomileri çöküyor,

Arap ülkeleri diktatörleri sallıyor!

Dünyaya birşeyler oluyor.

Devlet-Bürokrasi ile bu işler yoluna girmiyor.

Biliyorum, hangi parti gelirse gelsin, Bürokrasinin kirli denizinde boğulur

Ve bütün dünyada bu böyledir.

Modası geçti denilen sistemler yeniden gözden mi geçirilmeli?

Revize edip dünya halklarına mı sunmalı?

Bakın, işte onu da ben bilmiyorum.


Ahmet

4 yorum:

pelinpembesi dedi ki...

evet Ahmet, birçok duyarlı insanın duygularını dile getirmişin,ama bu kötülük denizinde damlayız ne yazık ki.kendi akılsağlığım açısından işi duyarsız gibi görünmeye, kek - pasta yapmaya vurdum :(

Tolga dedi ki...

Hoşgeldiniz Buket.
Hepimiz kötülük denizine damla olarak yağarak evrensel değerlerimizi unuttuk. Toplumumuz büyük bir şizofrenik fikir dağınıklığı denizi içinde yüzerek yaşıyor. Tek yol olarak, örgütlü ve özgürlükçü deniz damlalarına dönüşmesini diliyorum. Ahmet

Ebru dedi ki...

Kendi bencilliğimizde boğulup gidiyoruz ne acı:(((

Tolga dedi ki...

Selam Nehir İda.
Kendimizle birlikte toplum da duyarsızlaştı bencilliğin içinde..